Leke denince aklımıza ilk melasma yani yüzdeki maske benzeri koyu alanlar gelebilir. Aslında geniş bir tanımlama olarak bakarsak lekenin birçok farklı mekanizma ile oluştuğunu görebiliriz.

Dermatolog olarak en çok gördüğüm leke yüze melasma veya kloasma dediğimiz durumlar. Kişiyi oldukça rahatsız etmekle birlikte uzun tedavi seansları gerektirebilir. Tedavi seçenekleri arasında lazerle leke tedavileri ve mezoterapi kombinasyonları oldukça başarılı olmaktadır. Enzim peeling tedavileri ikinci sırada gelmektedir. Kişinin ev tedavileri, cilt yapısı ve tedaviye uyumu tedavi başarısını etkileyen en önemli faktörlerin başında gelir.

Klinikte gördüğüm ikinci sıklıkta güneş lekeleri diyebilirim. Güneş lekelerini büyük yuvarlak çiller olarak tanımlamak mümkündür. Dermatoksopik muayene ile iyi huylu olduğuna karar verdikten sonra lazer tedavileriyle tek seansta bile sonuç almak mümkündür. Tedaviye görece daha iyi yanıt veren lekelerdir.

En çok zorlandığımız lekeler ise daha önce ne yazık ki merkezlerde yanlış işlem yapılmış ya da kişinin elle koparması sonucu oluşan postinflamatuar hiperpigmentasyon durumudur. Bu durumda lekeler artık derinleşmiş olduğu için tedaviye daha uzun sürede yanıt vermektedir. Cilt üzerinde çukur izler de eşlik edebilmektedir. Tedavi olarak lazer tedavileri mezoterapiler ön planda seçilebilir. Destek ev tedavileri ve güneşten koruyucular eklenebilir.

Özetlersek leke oluşum nedenleri farklıdır. Biz dermatologlar ön görüşmede lekenin sebebine ve kişinin cilt rengine göre tedaviye karar veririz. Lazer tedavisinin hangisi olacağı dozlarının nasıl olacağı kişiye göre belirlenir. Seans aralıkları yine lekenin tipine ve seçilen lazer tedavisine bağlıdır.